| | CAN YÜCEL | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
Yağız Forum Bilgini
Mesaj Sayısı : 419 Yaş : 64 Yer : Yedi tepenin dibinden Meslek : ÇEVRECİ İŞÇİ Kayıt tarihi : 25/01/07
| Konu: CAN YÜCEL 25/1/2007, 18:36 | |
| Büyük Can Dedi Ki:
Kovalamayın beni yatağa Hiç uykum yok Daha lafınıza karışacağım Ortalığı dağıtacağım Televizyonu kapatacağım Ayçiçeği resmi yapacağım daha Başparmağıma şiir okuyacağım Islık çalacağım Daha çok işim var Gecenizi karartacağım Kütahya vazonuzu kıracağım Vakitsiz yatırmayın beni Daha çok erken
DEĞİŞİK Başka türlü birşey benim istediğim, Ne ağaca benzer ne de buluta benzer; Burası gibi değil gideceğim memleket, Denizi ayrı deniz, havası ayrı hava; Nerde gördüklerim, nerde o beklediğim kız Rengi başka, tadı başka.
Bikoşu
Doğdum doğalı yürüyordum
Adım adım ölüme doğru
Ama şimdi dışarda evvel-bahar
Çiçeğe durmuş badem ağaçları
İçerde masanın üstüne eğilmiş dalgın başım
Sırılsıklam yeleleriyle
Doludizgin gidiyorum gayrı | |
| | | _MaT_ Yenı Uye
Mesaj Sayısı : 13 Kayıt tarihi : 25/01/07
| Konu: Geri: CAN YÜCEL 25/1/2007, 19:12 | |
| Farzetki Hiç Ayrılmadık
Farzetki Hiç Ayrılmadık Gözümde tütüyor Gözümü tütsülüyorsun hala Hep birlikteyiz sanki Seninle ben Ve dünya
Can Yücel | |
| | | ZOZANB Kıdemli Uye
Mesaj Sayısı : 234 Yaş : 113 Yer : BAZAN ORDAN BAZAN BURADAN Meslek : BEKLEMEK Kisiel Rutbe : DÜNYA HEP ALEVİLERLE GÜZEL Kayıt tarihi : 25/01/07
| Konu: Geri: CAN YÜCEL 30/1/2007, 01:25 | |
| ARKAMDAN KONUŞMASINLAR DİYE Her Donkişotun bir yeldeğirmeni vardır Benim ki Heybeli’de Yarı yarıya yıkık Üstünde Kırmızı üstüne beyaz beyaz harflerle Kocaman TÜRKİYE HALK BANKASI Yazılı Vallahi billahi de Beş kuruş almadım o reklam için | |
| | | Yağız Forum Bilgini
Mesaj Sayısı : 419 Yaş : 64 Yer : Yedi tepenin dibinden Meslek : ÇEVRECİ İŞÇİ Kayıt tarihi : 25/01/07
| Konu: Geri: CAN YÜCEL 4/2/2007, 11:40 | |
| Dostlar Irmak Gibidir
Dostlar ırmak gibidir Kiminin suyu az, kiminin çok Kiminde elleriniz ıslanır yalnızca Kiminde ruhunuz yıkanır boydan boya
Insanlar vardır; üstü nilüferlerle kaplı, Bulanık bir göl gibi... Ne kadar ugrassanız görünmez dibi. Uzaktan görünüsü çekici, aldatıcı İçine daldıgınızda ne kadar yanıltıcı.... Ne zaman ne gelecegini bilemezsiniz; Sokulmaktan korkarsınız, güvenemezsiniz!
Insanlar vardır; derin bır okyanus... İlk anda ürkütür, korkutur sizi. Derinliklerinde saklıdır gizi, Daldıkça anlarsınız, daldıkça tanırsınız; Yanında kendinizi içi bos sanırsınız.
İnsanlar vardır, coskun bir akarsu... Yaklasmaya gelmez, alır surukler. Tutunacak yer gostermez beyaz kopukler! Ne zaman nerede bırakacagı belli olmaz; Bu tip insanla bir omur dolmaz.
İnsanlar vardır; sakin akan bir dere... İnsanı rahatlatır, huzur verir gönüllere. Yanında olmak baslı basına bır mutluluk. Sesinde, görüntüsünde tatlı bir durgunluk.
Insanlar vardır; çesit çesit, tip tip. Her biri baska bir karaktere sahip. Görmeli, incelemeli, dogruyu bulmalı. Her seyden önemlisi insan, insan olmalı... İnsanlar vardır; berrak, pırıl pırıl bir deniz.
Bosa gitmez ne kadar güvenseniz. Dibini görürsünüz her sey meydanda. Korkmadan dalarsınız, sizi sarar bir anda. İçi dısı birdir cekinme ondan. Her sözü içtendir, her davranısı candan... | |
| | | Yağız Forum Bilgini
Mesaj Sayısı : 419 Yaş : 64 Yer : Yedi tepenin dibinden Meslek : ÇEVRECİ İŞÇİ Kayıt tarihi : 25/01/07
| Konu: Geri: CAN YÜCEL 4/2/2007, 23:00 | |
| BEN HAYATTA EN ÇOK BABAMI SEVDİM Hayatta ben en çok babamı sevdim Karaçalılar gibi yerden bitme bir çocuk Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek- Nasıl koşarsa ardından bir devin O çapkın babamı ben öyle sevdim. Bilmezdi ki oturduğumuz semti Geldi mi de gidici- hep, hep acele işi!- Çağın en güzel gözlü maarif müfettişi Atlastan bakardım nereye gitti Öyle öyle ezberledim gurbeti Sevinçten uçardım hasta oldum mu 40'ı geçerse ateş, çağrırlar İstanbul'a Bir helalleşmek ister elbet, diğ'mi, oğluyla! Tifoyken başardım bu aşk oyununu Ohh dedim, göğsüne gömdüm burnumu En son teftişine çıkana değin Koştururken ardından o uçmaktaki devin Daha başka tür aşklar, geniş sevdalar için Açıldı nefesim, fikrim, canevim Hayatta ben en çok babamı sevdim. | |
| | | efekaya Yenı Uye
Mesaj Sayısı : 23 Yaş : 46 Kayıt tarihi : 26/01/07
| Konu: Geri: CAN YÜCEL 6/2/2007, 09:50 | |
| Tersten Yaşamak
Süphesiz ki yaşamı tersten yaşamak daha güzel hatta mükemmel olurdu. Nasıl mı ?
Cami'de uyanıyorsunuz. Bir tahta sandık içersinde, herkes karsınızda saf durmuş, iyiliğinize dua ediyor ve tüm haklar helal edilmiş vaziyette. Tabuttan doğruluyorsunuz,yaslı,olgun ve ağırbaşlı olarak. Herkes etrafınızda,büyük bir itibar,iltifatlar,çocuklar torunlar hepsi hazır. Arabanıza kurulup evinize gidiyorsunuz. Doğar doğmaz devlet size maaş bağlıyor, aylık veya üç ayda bir maaşınızı alıyorsunuz. Ne güzel, hazır maaş, hazır ev... Altmışlı yaslara kadar her şey garanti, huzur içinde yaşıyorsunuz. Sağlığınız gittikçe düzeliyor Kaslar güçleniyor, kuvvetleniyorsunuz. Bir gün çalışmak istiyorsunuz ve ise ilk başladığınız gün size hoşgeldin hediyesi olarak bir plaket ve altın kol saati veriyor patronunuz.. Ve Genel Müdürlük veya bunun gibi yüksek bir makamdan tecrübeli bir insan olarak ise başlıyorsunuz. Herkes karsınızda elpençe divan... Vücudunuzda da bazı hoşa giden hareketler de başlıyor gittikçe zayıflıyor forma giriyorsunuz Diğer hormonal Aktiviteler artıyor, fevkalade..... Aman ne güzel günler başlıyor... Derken birgün patron size artik üniversiteye gitsen daha iyi olur diyor. Bu arada Babanız ortaya çıkmış,"fazla çalıştın" diyor "artik eve don,isi bırak,okumaya basla,harçlığın benden olsun..." Keyfe bakar mısınız ? Okuduğunuz dersler gittikçe kolaylaşıyor Ekmek elden su golden bir donem başlıyor. Partiler, Diskotekler, Kızların sayısı artıyor. Derken Anne ve Babanız sizi oturup getirmeye başlıyor, araba kullanma derdi de yok artik... Günün birinde sizi okuldan da alıyorlar, "evde otur, keyfine bak,oyuncaklarınla oyna" diyorlar... Mamanız ağzınıza veriliyor, zaman zaman altınızı bile temizliyorlar, hatta bu durum alışkanlık yaratıyor ve hiç tuvalet kullanmamaya başlıyorsunuz. Derken Anneniz bir gün size süt verme kararını alıyor ve başka bir keyifli dönem başlıyor. Mama artik her yerde, her an ve en taze seklinde hazır. Bir gün karanlık ilik ve sıcak bir ortama giriyorsunuz. Beslenmek için ağzınızı ağmaya dahi gerek yok, bir kordondan besleniyor sıcacık yumuşacık ! Gürültüsüz ve patırtısız bir ortamda yaşıyorsunuz. Küçülüyor, küçülüyor, ufacık bir hücre halini alıyorsunuz. Veee günün birinde müthiş keyifli bir gece ile hayatiniz bitiyor....
Can Yücel | |
| | | Yağız Forum Bilgini
Mesaj Sayısı : 419 Yaş : 64 Yer : Yedi tepenin dibinden Meslek : ÇEVRECİ İŞÇİ Kayıt tarihi : 25/01/07
| Konu: Geri: CAN YÜCEL 6/2/2007, 20:30 | |
| BAŞKA TÜRLÜ BİR ŞEY başka türlü bir şey benim istediğim ne ağaca benzer, ne de buluta burası gibi değil gideceğim memleket denizi ayrı deniz, havası ayrı hava bir başka yolculuk dalından düşmek yere yaşadığından uzun bir tatlı yolculuk dalından inmek yere ağacın yüksekliğince dalın yüksekliğince rüzgarda ve bir yeni ömür vardığın çimen yeşilliğince nerde gördüklerim nerde o beklediğim rengi başka, tadı başka. | |
| | | | CAN YÜCEL | |
|
Similar topics | |
|
Similar topics | |
| |
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |